Kıymetli Başkanlarım,

Çok kısa süren müzakereye değil TFF'nin kararlarını duymamız için yapılan yaklaşık 20 dakikalık bir toplantıdan çıktık.

Dursun Başkanımızın başkanlığında Yüksel Başkan ve ben toplantıda hazır olduk.

Dursun Başkan kendileri de dahil kulüplerin tamamının bir an önce seçime gitmesi hususunun kulüpler birliğinde konuşulduğunu ve itirazsız bu hususta bir görüş birliğine varıldığını kendilerine bu konunun medyada yer aldığını TFF'nin de 18 Temmuz'da genel kurul tarihini ilan ettiğini fakat bu tarih konusunda da arkadaşların itirazı olduğunu belirtti.

İrfan Can Kahveci'ye 20 milyon euro İrfan Can Kahveci'ye 20 milyon euro

Ardından Yüksel Başkana söz verdi. Yüksel Başkan, orta bir yol olan müzakere yöntemi ile çözüme gitmenin temel gaye olduğunu Türk futbolunun içinde bulunduğu problemlere yeni ilaveler olmaması için gayret edilmesi gerektiğini anlattı.

Dursun Başkan bundan sonra neden Haziran ayının başında genel kurul istediğimizi Fatih Başkan anlatsın dedi.

Ben de arkadaşlarımızın düşüncelerini sitemizde yer aldığını, bu açıklamayı.

Bizlerin kişiler ile değil, değişmesi gereken kronikleşmiş problemin değişikliklerin yapılması için gerekli zamana ihtiyaç olduğunu, bu zamanın da liglerin başlamasına iki hafta kala yapılacak bir seçimde gerek kişilerin gerek gözlemci ve yetkililerin değişimi için yetersiz olduğunu, bundan dolayı Haziran ayında genel kurulun olması hususunda önce kulüpler birliği toplantısında hukukçu ve yetkili arkadaşların madde madde gerekçeleri sıraladıkları bir çalışma yaptıklarını, bu metnin daha sonra başkanların bulunduğu grupta görüşüldüğünü, o günkü toplantıya katılmayan başkanların da görüşlerini öğrenebilmek üzere başkanlara ait özel grupta yayınlandığını, daha sonra başkanlardan hiçbirinden bir itiraz gelmediğini ve ardından sitede yayınlanan gerekçelerden dolayı da halihazırda erken genel kurul için imza veren başkanların genel kurulu değişim için yeterli zamanı kazanabilmek için Haziran ayının ilk haftasına alınması hususunda ısrarcı olduğunu söyledim.
Mehmet Bey,

Söz alarak kendilerinin kısa sürede geçen yıl yayın ihalesinde yabancı kontenjanında limitlerde on gün içinde ne hızlı çözümler ürettiklerini belirtti. Hiç kimse bize neden 18 Temmuz tarihini istediklerini sormadığını, 18 Temmuz tarihinin Avrupa kupası maçlarının bitişinden üç gün sonraya denk geldiğini, Türk futbolunda uluslararası ne büyük başarılar elde ettiklerini anlattı ve bu tarihin her açıdan önemli olduğunu söyledi.

Ardından geçen hafta Cuma günü Kulüpler Birliği sitesinde çıkan neden Haziran ayında genel kurul yapılması gerektiğini anlatan yazı sonrasında bütün yönetim kurulu olarak toplandıklarını ve tarih hususunda 18 Temmuz kararını müzakereye kapadıklarını belirtti.

Dursun Başkan, metnin sitede yayınlanmış olmasının müzakere ortamına rahatsızlık verebileceğini anladığını, bunun için beni ve genel sekreteri aradığını, ama yayınlanmış olduğunu söyleyerek tarih hususunda müzakereye geçilmesini istedi.

Yüksek Başkan da ortamın çok gerginleştirilmemesini, karşılıklı süreçle ilgili eksiklerin olabileceğini, metine bakıldığında erken seçim gerekçelerinin ifade edildiğini ve karşılıklı konuşarak çalışma zemini oluşturulmasının doğru olacağını söyledi.

Mehmet Bey, her türlü müzakereye kapalı olduklarını belirtti ve sizden yetkili olmayan kişilerin imza topladıklarını söyledi.

Yüksek Başkan bunun üzerine Volkan Bey'in de bu konuyla ilgili başkanlarla yazıştığını belirtti.

Mehmet Bey, "Volkan Bey kim, yönetim kurulu üyemiz tabii ki yazacak" dedi.

Yüksek Bey bir girişimde daha bulundu, "Toplantıyı sürdürelim" dedi.

Mehmet Bey, "Konu bizim açımızdan bitmiştir. Siz kamoyuna bir bildiri ile deklarasyon yayınladınız, bunun tarihinin konuşulması bitmiştir" dedi.

Ben kendisine, "Bu bildiri olmasaydı genel kurulu öne çekecek miydiniz?" dedim. O arada,

Mehmet Bey, "Evet" dedi, ben de bir haftamı dedim cevap vermedi.
 
Yüksek Başkan, "Siz başkan adayı mısınız?" dedi.

"Bugünün konusu değil" dedi. Ve o anda TFF yönetim kurulu üyeleri ayağa kalktılar. Biz de kalkmak mecburiyetinde kaldık. Kapı önünde bir kısmı elimizi sıktı. Aşağıya Müslim Bey ve Ali Düşmez Bey bizi geçirdi. İçeride bir yerde TFF'de Dursun Başkan, Yüksel Başkan ve ben durum değerlendirmesi yaptık. Ucumuzun ortak fikri gönderiliş şeklimizin hiç nazik olmadığıydı. 20 dakika kadar süren toplantı benim açımdan ve diğer başkanlar açısından çok şaşırtıcıydı.

Dursun Başkan, bu toplantıdaki sonucu bildirinin sitede yayınlanmasına bağladı ve bildirinin yayınlanmasının yanlış olduğunu söyledi.

Ben ve Yüksel Başkan, bu açıklamanın detayları ile toplantıda ve grupta yayınlandığını, daha sonra itiraz gelmeyince sitede yayınlandığını anlattık ve medyaya aramızdaki ihtilafı bir konu varmışçasına anlatılmadığı gerektiğini ısrarla vurguladık.

Dursun Başkan, içeride gördüğümüz hoş olmayan muamele'nin sebebini olarak bu bildirinin yayınlanmasını gördüğünü ifade etti.

Ben kendisine, medya ile bu şekilde paylaşılmasının yerine içeride gördüğümüz kırıcı durumu önemsememiz gerektiğini anlattım. Yüksel Başkan da bana katıldı.

TFF'nin dışında çok sayıda medya mensubu vardı. Biz Yüksel Bey'le aynı arabada medya mensuplarının yanında durmadık ve devam ettik.

Dursun Başkan'ın arabadan inerek medya mensuplarına bilgi verdiğini gördük.

Benim açımdan hadise budur. Eksiklerim, yanlışlarım, unuttuğum mutlaka vardır ama ilave ettiğim bir nokta olmadığını düşünüyorum.

Anladığım, TFF imza toplanmış olmasına çok kızgınlar. Fakat yukarıda belirttiğim gibi, o açıklama yayınlanmasa da Haziran ayında genel kurul yapmayacaklardı, çünkü genel kurulu Temmuz ayının başına almalarının sebebini Avrupa'daki maçlar olarak anlattılar.

Olan da hayır vardır.

HABER MERKEZİ