İSTANBUL (AA) - Yönetmen ve yazar Fatma Korkutata, "Ülkemizdeki çocukların Tayyip Dedeleriyle buluşmalarını gördüm. Ona ulaşmak isteyen çocukların çabalarını da gördüm. Çocuklarla konuştuktan sonra 'biz Tayyip Dedemize sesimizi nasıl duyurabiliriz' dediler. Ben de onların sesi olmaya niyet ettim." dedi.Beyaz TV ekranlarında yönetmen olarak çalışmalarını sürdüren Korkutata, çeşitli gazetelerde, dergilerde yazarlık ve kültür sanat editörlüğü yaptı.Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın hem Türkiye'de hem de farklı ülkelerdeki çocuklarla olan ilişkisinden çok etkilenerek "Tayyip Dede" başlıklı bir eser kaleme alan Korkutata, eserde Erdoğan'ın çocuklarla olan sohbetlerine ve konuşmalarına da yer verdi.Çeşitli illerde dolaşarak çocukların "Tayyip Dede"ye dair hayallerini de dinleyen Korkutata, AA muhabirine yaptığı açıklamada Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çocuklarla olan bağını uzun süredir takip ettiğini söyledi.Fatma Korkutata, bugüne kadar "Tayyip Dede" başlığıyla birçok video ve haber yapıldığını belirterek, "Dinamik bir Cumhurbaşkanı. Aynı zamanda çocuklara olan o sevgisiyle, şefkatiyle çocukları torunları gibi kucaklayan bir Cumhurbaşkanı." ifadesini kullandı.- "Adana'dan Düzce'ye, Zonguldak'a 81 ilde çocuklarla tek tek görüştüm"Erdoğan'ın çocukluğunun çok zor geçtiğine işaret eden Korkutata, şöyle devam etti:"Kendisi de ifade ediyor, çocukken ailesine yük olmamak için kıymetli Tenzile anasının bakraçlara doldurduğu suyu, Kasımpaşa'da mahallesindeki futbol sahasındaki çocuklara satarak, bir yandan da simit, kartpostal satarak ailesine yük olmamak için eğitim hayatına bu şekilde devam eden bir Cumhurbaşkanından bahsediyoruz. Aslında hayatın zorluklarıyla çocukken karşılaşmıştı. Kendisi aynı zamanda Rizeli. Çocukluğunda Rize'de çay ve fındık toplama anılardan da bahseder."Korkutata, "Tayyip Dede" kitabına başlarken önce Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çocukluğunu da kaleme aldığını dile getirerek, "Ondan sonra da bana en büyük ilham kaynağı olan ülkemizdeki çocukların Tayyip Dedeleriyle buluşmalarını gördüm. Ona ulaşmak isteyen çocukların çabalarını da gördüm. Çocuklarla konuştuktan sonra 'biz Tayyip Dedemize sesimizi nasıl duyurabiliriz' dediler. Ben de onların sesi olmaya niyet ettim. Adana'dan Düzce'ye, Zonguldak'a 81 ilde çocuklarla tek tek görüştüm. Gidemediğim şehirlerdeki çocuklarla çeşitli iletişim araçları vasıtasıyla birebir yüz yüze görüştüm. Ama çoğu yere gittim ve o topraklardaki çocukların dedelerine olan özlemini birebir yaşadım." açıklamasını yaptı.- "Aslında mısraların kahramanı çocuklar"Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Siz çocuklar yalansız, riyasız sevginin adısınız" sözüne vurgu yapan Korkutata, şunları kaydetti:"Çocuklar bu sözü, dedelerinin her sözlerini ezberlemişler. Öyle bir sevda ki. Adıyaman'daki bir çocuk da buna karşılık şunu diyor, 'Benim dedem dünyadaki en tatlı dede. Buluştuğumuzda bal kaymak yiyelim bir de. Çocuklara yalansız sevginin adı diyorsun ya, seni de anlıyorum bizi gel de sevme. Adıyaman tavası, tevenk sarması, meyir çorbası, yemeden yürek yanması dede. Nemrut dağında, Kahta'da tarihi soluyalım.' diyor. Cumhurbaşkanımız yine bir konuşmasında 'Şu anda çok zenginim. Zira 40 ülkeden böyle güzel yavrular etrafımızı sarınca fakir olmak mümkün değil, ben zenginim.' diyor. Bu konuşmasından ilham alan Ankara'dan Beyza, 'Sen ki yalnız ülkendeki değil, dünya çocuklarına açtın yüreğini, yüreğin engin, yüreğin dehliz... Ve yüreğin sevgiden bir bahçe, çocuklar gülünce ve yüreğin bir kor, çocuklar üzülünce. Ayağına taş değil, bir çöp bile değmesin hiçbir dem, canımızın içisin içi Tayyip Dedem.' diyor. Bingöl'deki çocuk da şunu söylüyor, 'Seni takip ediyorum dedeciğim. Elif benim ismim. Her kelamın altındır, zihnime nakış gibi işledim. Her ne söylersen biliyorum ki, sen hep doğru söylersin. Herkes de biliyor bizleri çok seversin. Küçüğüm ama idrak edebiliyorum ki, nasihatlerin kulağıma küpe her dem. 'Çocukların minicik yüreklerine sığdırdıklarını biz büyükler dünyaya sığdıramıyoruz' dedin ya, hep haklısın canımın içi Tayyip Dedem.' Böyle böyle birçok şey var. Ben de 81 ilde çocukların duygularını mısralara döktüm."Fatma Korkutata, Kovid-19 salgınına rağmen 2 yıl boyunca il il çocuklarla buluşmaya, onları dinlemeye gayret ettiğini söyleyerek, "Aslında bu şiirlerin şairleri ben değilim, çocuklar. Çok yetenekliler. Onların sözlerinden ilhamla da 'Tayyip Dede' şarkısını yazdım. Aslında bu mısraların kahramanı da çocuklar. Şarkının beste çalışmalarına da yeni başladık. Bestesi bittikten sonra bu şarkıyı en iyi okuyacak çocuklardır dedim. Yani kim okursa okusun, Tayyip Dedeleri çocuklardan duyduğu kadar mutlu olamaz. O yüzden bir grup çocuk inşallah müzik stüdyolarında kendi sesleriyle, kendi duygularıyla bu şarkıyı seslendirecekler. Klip sürecinde de istedim ki Türkiye'mizin 7 bölgesindeki çocuklarla beraber klip çekelim. Onların sevinçlerini, heyecanını, coşkusunu şarkıyı izleyen, dinleyen herkes yaşasın istiyorum." diye konuştu.