İstanbul'da deprem olursa yardım nasıl sağlanacak?

Önceki makalemde belirttiğim gibi deprem de dahil, yaşanan tüm afetlerde lojistik çok önemli bir role sahip. Afet sonrası oluşan zararın daha da artmamasının önüne çok iyi planlanmış lojistik organizasyonu ile geçilebilir.

İSTANBUL DEPREMİ VE LOJİSTİK

Öncelikle ülkemizin birçok yerleşim noktasının deprem kuşağında yer aldığı gerçeğini unutmayalım. Deprem kuşağında yer alan en kritik ve en önemli şehirlerin başında da İstanbul geliyor. Deprem uzmanları İstanbul depreminin kaçınılmaz olduğunu söylüyorlar. Peki yaşanacak bir İstanbul depreminde depremzedelere kim, nasıl yardım ulaştıracak? 
Bu durum sonrası acil olarak nasıl bir lojistik organizasyon devreye alınmalı?

İstanbul, büyük metropol bir şehir olmasının yanı sıra Asya ve Avrupa kıtalarını birbirine bağlayan, Türkiye ekonomisinin kalbinin attığı, milyonlarca insanı bağrında barındıran büyük ve önemli bir şehir.

Olası depremde, İstanbul’un durumunu tahmin etmek bile çok ürkütücü. İstanbul’da yakın zamanda yaşadığımız Kahramanmaraş merkezli depreminin şiddetinin altında bir deprem olsa bile oluşacak zarar çarpık kentleşmeden dolayı çok daha fazla olacaktır. İstanbul’da yaşanacak deprem sonrası yardımlar kara, hava ve denizyolu ile ancak İstanbul’un yakın şehirlerine kadar sağlanabilir.

Özellikle kurtarma iş makinaları, arama – kurtarma ekip ve ekipmanları, ihtiyaç yardımlarının sağlanması, afet bölgelerine ulaşımın daha hızlı olabilmesi için altyapının olası durumlara karşı her an hazır olması gerekiyor. 

Hali hazırdaki bir afet ve acil durumu bertaraf edebilmek için; zarar azaltma dayanıklılığını artırmak, ulaşım, sınır, siber ve sağlık güvenliklerini sağlamak gerekiyor. Aksi durumda çalışmaların gerçekleşmesi zorlaşır ve zaman kayıpları yaşanır. Depremlerde yaşanacak zaman kayıpları beraberinde can kayıplarını da getirmektedir. Bu durumun önüne geçilmesi için belirttiğim hususlarda güvenliğin sağlanması çok ama çok önemli. 

DEPREME KARŞI HAVADAN ULUSLARARASI LOJİSTİK ORGANİZASYONU

Afet durumlarında yaşam alanımız olan evlerimizin dayanıklı olabilmesi için binalarımızın yasalara uygun, malzemesi eksiltilmeden, aç gözlülük etmeden inşa edilmesi gerekiyor. Öte yandan havaalanlarının sağlam zeminlere kurulması, gerektiğinde komşu ülkelerden gelecek yardımın sınırdan daha seri ve planlı şekilde sınır gümrüklerinden geçişinin yapılmasının sağlanması, telekomünikasyon ulaşım ağlarının daha yaygın ve her durumda şebekenin çekebiliyor olması gibi konular hayati öneme sahip. Ayrıca gerek komşu illerden gerekse komşu ülkelerden sağlık ekip ve ekipmanların girişlerinin karadan olamasa da havadan sağlanabilmesi için yetkililerin çalışmaları yapması gerekiyor. Tüm bu lojistik organizasyonun şimdiden hazır olması önemli.

Depremin olmamasını dilerim ama bu kaçınılmaz gerçeği de göz ardı edemeyiz. Artık hiç kimsenin, kimseyi kaybetme gücü de, tahammülü de yok.

Editörün Notu: Kendisi de depremzede olan yazar, 6 Şubat tarihli Kahramanmaraş merkezli depremde, afetzedelere 75 tır yardım götürmüştür!