“Scottish Fold” ırkı kediler, genetik bozulmaya maruz kalmış şekilde doğduğundan eklem ve kıkırdak sorunlarıyla yaşıyor ve acı çekerek ölüyor. Bu yüzden birçok ülkede bu türün sahiplenilmesi yasaklandı ancak Türkiye’de halen serbest.

Bu tür kedileri, karakteristik kıvrık kulakları yüzünden çocuklar tarafından çok seviliyor ve aileler özellikle çocukları için sahipleniyor. Ancak ölüm oranı çok yüksek olan Scottish’ler yaşadığı süre boyunca şiddetli acılar çekiyor ve öldüklerinde de, onu sahiplenen çocuklar üzerinde yıkıcı psikolojik etkiler kalıyor. 

İstanbul'un en tehlikeli ilçesi belli oldu! İstanbul'un en tehlikeli ilçesi belli oldu!

Birçok ülkede sahiplenilmesi yasaklanan Scottish’ler, en son Hollanda’da yasaklandı. Bakımı ve tedavileri de oldukça zor ve masraflı bu kedilerden, sırf çocukları istiyor diye sahiplenen Teoman Özkalaycı, ailelere seslenerek; “Scottish kedi sahiplenmeyin” dedi.

İlk 1961’de İskoçya’da ortaya çıktı

Scottish kediler ilk kez 1961 yılında ortaya çıktı. İskoçya’nın Perthshire kentinde bir çiftçinin çeşitli ırklarda kedileri vardı. British Shorthair, İran Persian ırkı bir kediyle çiftleşti ve doğan “Susie” adlı yavru kedi, tarihteki ilk Scottish kabul edildi. Susie doğal manipülasyon sonucu eklem ve kıkırdak sorunlarıyla doğmuştu. Ancak onları çok sevimli gösteren kıvrık kulakları yüzünden ilgi görünce, çiftçi Willian Ross bu kedilerden üretmeye karar verdi. Böylece Scottish’ler yaygınlaştı. Kulaklarının kırılmış gibi birden kıvrılması da aslında bozuk genetiğinin sonucuydu.

Scottish’ler hayatları boyunca ya çok şiddetli, ya da orta şiddetli acılar çekiyor. Bakımları çok güç ve masraflı. Kediyle arasında bağ kuran çocuklar, Scottish acı çekerek ölünce ağır travma yaşıyorlar ve bu üzüntüyü uzun süre atlatamıyorlar.

“Scottish’lerin üremesine izin verilmemeli”

Çocukları istediği için yıllardır Scottish sahiplenen Özkalaycı, bu kedilerin doğuştan eklem ve kıkırdak hastası olduğunu hatırlattıktan sonra; “Yaşadıkları süre boyunca bu hastalık kedilerde ya çok şiddetli ya da orta şiddetli geçiyor. Bu kedilerin üremesine izin verilmemesi gerekiyor. Sahiplenenler de Scottish ırkını almasınlar. Bu ırklar genetik hasta. Ben yıllardır Scottish ırkı kedi bakıyorum. Türkiye'de ise insanlar genelde bu kedileri çocukları için sahipleniyorlar. Bu kedilerin ölüm oranı yüksek olduğundan çocuklar, mutlu olacakken travma yaşıyorlar. Benim sahiplendiğim Scottish kedisi bir de tansiyon hastası. Aynı zamanda kalp problemleri de var. Her gün birçok ilaç kullanmak zorunda kalıyor” dedi.

“Günümün büyük bölümünü kedinin bakımıyla geçiriyorum”

Günün büyük bir kısmını kedinin bakımlarıyla geçirdiğini dile getiren Özkalaycı şunları söyledi: “Bakımı zor ve maliyeti yüksek bu kedilerin üretilip, sahiplenilmemesi gerektiğini düşünüyorum. 2 ayda bir rutin aşıları oluyor. 2 ayda bir iç-dış parazit aşıları var. Her yıl kuduz ve diğer aşıları var. Eklem ağrılarını azaltan destek tedavi için kullanılan ilaçları var. Bu tedaviler oldukça maliyetli. Ayrıca veteriner muayene ücretleri de oldukça pahalı. Bence bu hayvanları sahiplenmek aileleri hem psikolojik hem de maddi yönden olumsuz etkiliyor. Birçok ülkede de yasaklanan Scottish ırkı kedilerin Türkiye’de de yasaklanması gerektiğini düşünüyorum”.

Editör: Elif Erbay