SAKARYA (İHA) – Bir televizyon kanalında canlı yayınlanan programa konuk olan SUBÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Sarıbıyık, iş dünyasının artık körü körüne bir yere bağlanmayı değil özgür düşünmeyi ve inovatif yaklaşımları benimsediğini söyledi.<br /><br />Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi (SUBÜ) Rektörü Prof. Dr. Mehmet Sarıbıyık, bir televizyon kanalından canlı yayınlanan ‘Kampüs Yolunda’ programına konuk olarak Esra Esen Atayeter’in sorularını cevaplandırdı. İş dünyası iş birliği, uygulamalı eğitim, iş dünyasının geleceğin çalışanlarından beklentileri, sosyal faaliyetler ve teknoloji yarışmaları ile ilgili birçok konuya ilişkin bilgiler paylaşan Sarıbıyık; öncü çalışmaları devam ettirmek istediklerini vurgularken, üniversite adayı öğrencilere tavsiyelerde bulundu.<br /><br />Bilgiden pazara giden yolu doğru kurgulamak hedefiyle çalışmalarını sürdürdüklerini söyleyen SUBÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Sarıbıyık, “Ülkemizin kalkınmasının yolunun buradan geçtiğini düşünüyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımız da buna sıklıkla vurgu yapıyor. İstihdamı ve üretimi artırıp pazar kaynağımızı iyi oluşturmamız gerekliliği üzerinde duruyor. Biz de bu yolda elimizden geldiğince nitelikli insanlar yetiştirmeye çalışıyoruz. Yükseköğretim Kurulu’nun (YÖK) Yükseköğretimde İhtisaslaşma ve Misyon Farklılaşması çalışmaları çerçevesinde Uygulama Ağırlıklı Üniversiteler kategorisindeki iki üniversiteden birisiyiz. Öğrenciler bilgiye artık birçok yerden ulaşabiliyorlar. Bilgi olmadan olmaz ana unsur. Bunun beceriyle bütünleşmesi gerekiyor. Beceri olmadan da bir takım işlerin olamayacağını kabul etmemiz lazım. Becerinin tamamını üniversite ortamında veremeyeceğimizin farkında olarak iş dünyası ile bir entegrasyon gerçekleştirdik. Bu nedenle tüm birimlerdeki öğrencilerimiz eğitim hayatlarının en az bir dönemini tam zamanlı olarak iş dünyasında geçiriyorlar” dedi.<br /><br />Tarım ve Orman Bakanı Prof. Dr. Vahit Kirişçi’nin üretimin tüketimin yapıldığı yere yakın bölgelerde yapılmasına yönelik politikasını kıymetli bulduklarını belirten Sarıbıyık, “İstanbul’un yanı başında olan bir şehirdeyiz ve oldukça mümbit topraklarımız var. Bununla birlikte bu topraklardan maksimum verimi almayı sağlayacak bir Ziraat Fakültemiz yoktu ve biz bunu kurduk. 4 bölümde öğrenci alıyor ve tamamen saha ile iç içe çalışıyoruz. Yakın bir zamanda da şehrin tarımla ilgili aktörleri üniversitemiz ev sahipliğinde bir araya gelerek Sakarya tarımını konuştu. Buradaki çalışmaların Ziraat Fakültemiz ve akademisyenlerimiz öncülüğünde yapılmasıyla ilgili ciddi bir mutabakat sağlandı. Sakarya aynı zamanda bir turizm şehri. Ülkemizin gözde turizm merkezlerinden Sapanca’da Turizm Fakültemiz ve Turizm Meslek Yüksekokulumuz var. Bölgenin nitelikli insan ihtiyacını karşılayacak öğrenciler yetiştiriyor ve turizmin daha da güçlü hale gelmesi için projeler üretiyor, çalışmalar yapıyoruz. Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü oldukça revaçta ve yüksek sıralardan tercih ediliyor. Birçok başarılı öğrencimiz bölgenin en büyüğü olan uygulama mutfağımızda eğitimlerini alıyor” diye konuştu.<br /><br />İş dünyasının artık körü körüne bir yere bağlanmayı değil özgür düşünmeyi ve inovatif yaklaşımları benimsediğini vurgulayan Sarıbıyık, “Çalışanlarda bunların yanı sıra iletişim becerisi, öğrenmeye açık olma ve ekip çalışmasına yatkınlık aranıyor. Bunlar ortadayken biz de öğrencilerimizin eğitim-öğretim hayatları boyunca sadece derslere odaklanmalarını değil aynı zamanda sosyal olmalarını ve sosyal faaliyetlerin içerisinde yer almalarını istiyoruz. Bu faaliyetlerin içerisinde yer almak zaman kaybı gibi görülse de gelecekle ilgili buralarda güzel temeller atılıyor. Üniversitemizde öğrenci kulüplerimizin sayısı 50’ye ulaştı. Herkesin fıtratına uygun bir kulübün olmasını da can-ı gönülden arzu ediyoruz. Yeter ki öğrencilerimiz bir aktivitenin içinde yer alsın. Biz aslında bu tarz faaliyetleri transkripte de yansıtıyoruz. Çünkü akademik olarak alınan derslerin yanı sıra sosyal olarak yapılanları da sosyal transkript ile mezun olunduğunda belgelemiş oluyoruz” şeklinde konuştu.