Tüm Türkiye’nin takip ettiği Narin Güran cinayeti davasında 2. gün başladı.

İlk gün, Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada tutuklu sanıklar Nevzat Bahtiyar, ağabey Enes Güran, anne Yüksel Güran ve amca Salim Güran ile “müşteki” sıfatıyla katılan baba Arif Güran ile tanıklardan Gazal Bahtiyar dinlendi.

4 sanık ve 26 tanık, davanın ikinci gününde geniş güvenlik önlemleri altında Diyarbakır Adliyesine getirildi.

Duruşma, saat 09.00’da başladı.

Arif Güran hastaneye kaldırıldı

Tanıkların dinlendiği mahkeme salonunda eski Diyarbakır Baro Başkanı Nahit Eren tanık Enes Baran'a soru sorduğu esnada baba Arif Güran sinir krizi geçirdi. Baba Arif Güran, ”Kızımdan bahsederek anlatmayın. Yeter. Allah için. Yeter yeter yeter. Gözümün içine baka baka anlatıyorlar” diyerek sinir krizi geçirerek mahkeme salonundan çıktı. Arif Güran fenalaşarak sağlık ekipleri tarafından hastaneye kaldırıldı.

Güran ailesi bu duruma tepki gösterirken mahkeme başkanı Güran ailesini sakinleştirmeye çalıştı.

Baran Güran’ın ifadeleri

Narin Güran cinayeti davasının ilk duruşması ikinci gününde devam ederken tanıklar dinlenmeye başlandı. Ağabey Baran Güran, mahkeme başkanının 'Evin içinde Enes böyle bir ilişkiyi görseydi ne yapardı' şeklindeki sorusuna "Enes, Salim ile Nevzat'ın annemle ilişkisini görseydi kafalarına sıkardı, silah olmasaydı bıçakla öldürürdü" şeklinde yanıt verdi.

Tanıklardan Narin Güran'ın ağabeyi Baran Güran, "Olayların nasıl buraya geldiğini ben de bilmiyorum. Saat 19.00-20.00 gibi kardeşim Muhammet aradı haberim oldu" dedi.

Mahkeme başkanının 'aile arasında gizli toplantı yapılmış' sorusuna yanıt veren Baran Güran, "Olayda bazen bakanlar geliyordu, misafirler geliyordu, evi boşaltın diyorlardı. Görüşeceklerdi. Ben kendim şahit olmadım. Küçük yer olduğu için herkes patlıyordu, sinirleniyorlardı. Kadınlar bilseydi söylerlerdi. Ortada küçük bir kız var. Olay günü bazı kişiler bir araba geldiğini söylediler. Acaba kaçırıldı mı diye düşündük. 3-4 gün geçtikten sonra şeyhe danıştılar. Bir ağabeyi, bir kız kardeşinin önünde 7-8 saat beklettiniz Adli Tıp önünde. Kardeşim daha 18 yaşında, hayatı boyunca karakola gitmemiş. Cezaevi görüntülerinde 'dik dur Allah büyüktür' dedik. O görüntüyü kim yaymış onu da bilmiyorum. Kardeşim tepeye çıkmadan önce bu pislik tarafından (Nevzat Bahtiyar) kaçırıldı. Ailem, hayatı boyunca karakol görmemişler. Bundan dolayı farklı ifadeler vermişler. En son Narin’i öptüm acaba benim DNA’da bulaşmış mıdır diye düşündüm. Konu Narin olunca annem kimseyi korumaz. Köyde birkaç kez duydum, Nevzat Narin’e para vermiş. Çok soğukkanlıdır, işleyebilir. Birkaç çocuk içinde sadede Narin’e para vermiş. Nevzat, babamla araba ticaretinden dolayı bu işi yapmış olabilir. Olayın şoku ile Osman telefon kırdı, ben kafamı duvara vurdum. Annem duymasın diye gece dama çıkıp sessizce ağlıyordum. Salim Güran, amcamdır. Arama sırasında jandarma onu yanından ayırmıyordu" diye konuştu.

"Salim'in anne ile bir ilişkisi olsa Enes, Salim ve Nevzat'ı görseydi kafasına sıkardı"

Mahkeme başkanının 'evin içinde Enes böyle bir ilişkiyi görseydi ne yapardı' şeklindeki sorusuna da cevap veren Baran Güran, "Ev içinde Salim'in anne ile bir ilişkisi olsa Enes, Salim ve Nevzat'ı görseydi kafasına sıkardı, silah olmasaydı bıçakla öldürürdü" ifadelerini kullandı.

İfadesine başvurulan Narin'in amcasının oğlu Osman Güran ise, "Enes’le sadece o gün görüştüm. Enes’le beraber o gün köylülerle aramaya çıktık kaybolduğu zaman. 6 kez gittiğim yolda kırmızı terliği görmedim. Kadınların kavgasını duydum. 1 gün kolluktaydım, 6 gün nezaretteydim. Kolluk kuvvetlerinde işkence gördüm. Kolluk kuvvetleri terliğin numarasını sormuştu. Numara olarak uyuşmadığı bir gün sonra anlaşıldı" dedi.

Başka bir konudan dolayı tutuklu bulunan tanık Muhammet Kaya, "Köyde aramaya başladık. Terliği bulduğum gün, ikinci gündü. Süt almaya gidiyordum, yaklaşık 2,5 kilometre es geçtim. Dönüşte aldım, belki onundur diye düşündüm. Kimsenin bana terliği oraya koy talimatı olmadı. Benim geçtiğim esnada biri oraya atmış da olabilir. Dönüşte tekrar üstünden geçtim. Terliği bulduğumda direkt Baran’ı aradım. Sonra ağabeyimi aradım. 2-3 dakika geçmedi Baran aradı. Bayram astsubay vardı. Geldi '8 yaşındaki kız 25 numara ona ait olmadığını hiç mi anlamadınız?' dedi. Terliği ben buldum. Yol üstünde jandarma yoktu. Köye gittik kalabalık vardı. Orada gösterdik artık" şeklinde konuştu.

Çocukların ifadeleri alındı

Diyarbakır'da Narin Güran cinayeti davasının ikinci gününde tanıkların dinlenmesine devam edilirken, yaşı küçük çocukların ifadeleri gözlem odasında pedagog eşliğinde alındı.

Sanık ve tanık avukatlarının da hazır bulunduğu duruşmada, sanıklardan sonra tanıkların dinlenmesi devam ediyor. Tanıklar arasında bulunan yaşı küçük çocukların ise gözlem odasında pedagog eşliğinde ifadeleri alındı.

İfadesi alınırken ağladı

Narin’in 7 yaşındaki kardeşi tanık M.E. Güran, "15.00 gibi yengem geldi. Narin camiye giderken Enes ağabeyimle oyun oynuyorduk. Ben annemin, o da kendi telefonuyla oynuyordu. Saat 16.00-17.00 gibi aşağı bakkalın yanına gittim. Annem işini bitirmişti. Uyandığımda annem evdeydi, hatırladığım kadarıyla ağabeyim evdeydi. Kardeşim Eren, Hediye yengenin geldiğini söyledi, elbiseleri bıraktı. Daha sonra bir tarafta ben, bir tarafta ağabeyim köyde soruyorduk. Okulun kamerasına bakarken saat 20.30-21.00 arasındaydı. Salim amcamı okulun yanında gördüm. Daha sonra evlerine gittik, Gizem Güran kapıyı açtı. Nevzat onlar da dışarı çıktı. Hediye yenge eve geldiğinde kapıyı Eren açtı. Ben o sırada evde yatıyordum. Salim amcam bize gelmedi. Narin, dışarıdan geldiğinde tek başına kapıyı açabiliyor, açamazsa kapıya çalıyor" dedi.

Narin'in kardeşi M.E. Güran ifadesi alınırken ağlamaya başladı. Mahkeme başkanı, ağlayan çocuğun ifadesini yarım bırakarak diğer tanıkları dinlemeye başladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan devreye girdi düşmanlık sona erdi Cumhurbaşkanı Erdoğan devreye girdi düşmanlık sona erdi

9 yaşındaki tanık M.K. ise, "Narin’i kaybolduğu gün camide gördüm. Eve geldim, dinlendim. Narin’in caminin ardından bakkaldan çıktığını gördüm. Bir de sarı ot toplarken gördüm" diye konuştu.

Salim Güran'ın kızı 16 yaşındaki G. Güran ifadesinde, "Çarşıya gittik, 14.30 gibi eve geldik. Babama yemek hazırladık. Aldığımız elbiseleri babamıza gösterdik. Babam yemek yedi, sonra uyudu. Saati tam hatırlamıyorum. Sonra 15.30 gibi çıktı. Babam evden çıktıktan sonra biz evde kaldık. Olay günü Enes evimize hiç gelmedi. Ben de hiç evden çıkmadım. Nevzat’ın babamla araları iyiydi, birlikte vakit geçirirlerdi. Narin kaybolduktan sonra babam hiç eve gelmedi" şeklinde konuştu.

Tutuklu kadın tanık Maşallah’ın kızı 16 yaşındaki M. Güran da, "Annemler çok ifadeye gitti. Herkes herkesten şüpheleniyordu. Olayın olduğu gün Narin bizim eve geldi. Annem ablama sordu 'Kim geldi?' diye. 'Narin geldi' dedi. Narin’in yanına gitmedim. Gözaltına alınmadan önce 17.40 bilinç altıma yerleşmişti. Köylüler bu saatleri söyleyince bilinç altıma yerleşti. Enes, İstanbul’a götürülüp geldikten sonra bize geldi. Ama psikolojisi bozuk olduğu için hiç konuşmadım" ifadelerini kullandı.

Editör: Yasin Paşalı