HABER MERKEZİ

Yenidoğan çetesiyle ilgili iddianame tamamlandı. Çete üyelerinin kendi aralarındaki dehşet verici yazışmaları adeta kan dondurdu. Çete üyelerine en üst seviyeden cezalar talep edildi. 

Hakan Fidan Yunanistan'a gidiyor Hakan Fidan Yunanistan'a gidiyor

İstanbul’da bazı doktor, hemşire ve acil çağrı merkezi çalışanlarından oluşan “112 Yenidoğan çetesi”, bebek acil hastalarını önceden anlaştıkları özel hastanelere nakledip, buralarda gereğinden fazla tuttukları ve haksız kazanç elde ettikleri, bazı bebeklerin ölümüne neden oldukları ortaya çıkmıştı. 

10 bebek maktul, 19 sorumlu hastane

Çetenin 22’si tutuklu toplam 47 üyesi hakkında Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianame tamamlandı. Ölen 10 bebek ‘maktul’ olarak gösterildi. Müşteki konumunda 5 kişi, ‘malen sorumlu’ tutulan 19 hastane bulunuyor. 
İddianemede çete lideri olarak Dr. Fırat Sarı, örgütün sevk ve idaresini yapan konumunda Dr. İlker Gönen ile 112 Acil Çağrı Merkezi ambulans şoförü Gıyasettin Mert Özdemir gösterildi. Çetenin asıl amacının, “İşletmesini devraldıkları yenidoğan yoğun bakım ünitelerinin 112 sevk sistemini bertaraf ederek doluluğunu sağlamak, hastaların basamaklarıyla oynama yaparak SGK’dan üst sınırdan ödeme almak olduğu” iddianamede yer aldı.

Küvöz Bebek

Konuşmalar kan dondurdu

Çete üyelerinin konuşmalarının yer aldığı bölümler kan dondurdu. Şüphelilerin konuşmaların bir bölümü şu şekilde:
Bahar Kanık: Bir tane kalan Curosurfumuzu çocuğa yaptık hocam.
Fırat Sarı: Peki Curosurftan sonra bir işe yaradı mı?
Bahar Kanık: Hiçbir işe yaramadı.
Fırat Sarı: Boşa mı gitti Curosurf?
Bahar Kanık: (Kırmızı) Niye ona Curosurf yaptırdınız ki? Ben zaten valla bilmiyorum bile. 
Fırat Sarı: En azından ben gelinceye kadar yaşasın diye daha.
Bahar Kanık: Yani bilmiyorum valla, çok tuhaf şeyler yapmışsınız, bir tane Curosurfumuz vardı, keşke bıraksaydınız Sarıkaya’ya falan yapardık.
Fırat Sarı: Vallahi haklısın.
Bahar Kanık: Hocam kalbi, Halime’nin kalbi yokmuş, CPR yapalım mı?
Fırat Sarı: CPR bir iki tane dokunun, dönerse döndü.
Bahar Kanık: Bir iki tane dokunun.
Fırat Sarı: Dönerse biraz daha yaşasın ben gelinceye kadar.
Bahar Kanık: Valla siz gelinceye kadar… Kusura bakmayın.
Fırat Sarı: Ölmesin ha!.
Bahar Kanık: Sarıkaya’nın da valla fişini çekeceğim siz gelmezseniz.
Fırat Sarı: Nasıl?
Bahar Kanık: Sarıkaya’nın da fişini çekecem, az kaldı.
Fırat Sarı: Haha! Dedemin fişi.
Bahar Kanık: Haha! Çekicem fişi haha!
Fırat Sarı: Kız, Halime’yi boşver, Sarıkaya nasıl, eli ayağı toparlıyor mu? Sabah toparlıyor dedi Selin. 
Bahar Kanık: Kim toparlıyor ya?
Fırat Sarı: Sarıkaya'nın eli ayağı..
Bahar Kanık: Ya toparlamıyor be, bakmayın siz Selin'e, aman o da sizin gibi hemen güzel düşünüyor hemen.
Fırat Sarı: Pozitif canım, o pembeleşmemiş mi orta parmağı pembeleşmiş dedi.
Bahar Kanık: Ya valla ucunun böyle ucu böyle hafif böyle bir açılmaya başlamış.
Fırat Sarı: Ucundan açılacak zaten.
Bahar Kanık: Ucundan açılıyor zaten hocam, öyle yani, güzel diyeceğimiz bir açılma değil o, siz gelip göstericem şimdi, size şey baktigiras falan sardık.
Fırat Sarı: He iyi yaptın peki, kreksana ne diyorsun kreksana yapsak mı ona?
Bahar Kanık: Gelin, ona da onu da yaparız.
Fırat Sarı: He.
Bahar Kanık: Tüh, Halime'yi de bugün besleyecektik bak.
Fırat Sarı: Hahah, plana bak.
Bahar Kanık : Hahaha, kalk kız besleyecez seni.
Fırat Sarı: Aynen ya aynen bugün seni besleyecez seni kızcağıza.
Bahar Kanık: Bugün seninle ilgilenecektik.
Fırat Sarı: Doğru dün ilgilenememiştik bugün ilgileniyorduk hahaha.
Bahar Kanık: Hahaha! Hocam enerjim çok yerinde, gelin valla, geç gelirseniz, buradan geç çıkarsam...
Fırat Sarı: Tamam tamam, gelicem kız seviyorum seni.
Bahar Kanık: Hadi icetea de aldım, kek de aldım, sizi bekliyorum.
Fırat Sarı: Tamam, sizi çok seviyorum görüşürüz.
Bahar Kanık: Biz de, görüşürüz.

Kasten öldürme!

İddianamede şüpheli konumundaki doktorlar Fırat Sarı ve İlker Gönen hakkında, 10 kez “kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi”, “nitelikli dolandırıcılık”, “suç işlemek amacıyla örgüt kurma” ve 11 kez uygulanmak üzere “resmi belgede sahtecilik” suçlarından toplamda 177 yıl 6 aydan 582 yıl 9’ar aya kadar hapis cezası istendi. 
Ambulans şoförü Gıyasettin Mert Özdemir hakkında ise “kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi”, “kişisel verilerin hukuka aykırı ele geçirilmesi”, “kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık”, “suç işlemek amacıyla örgüt kurma” ve “resmi belgede sahtecilik” suçlarından 180 yıldan 589 yıl 9 aya kadar hapis istendi.

İddianame inceleniyor

Ayrıca “malen sorumlu” olarak geçen hastaneler ve hastanelerin bağlı olduğu şirketler lehine “dolandırıcılık” suçu işlenerek maddi menfaat temin edildiğinden, tüzel kişilere özgü güvenlik tedbiri uygulanması, hastanelerin ve şirketlerin kapatılıp mal varlıklarına el konulmasına karar verilmesi de isteniyor. İddianame, gönderildiği Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından değerlendirilme aşamasında bulunuyor.

Editör: Elif Erbay