İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Trakya Bölgesi İstişare Toplantısı’nda konuştu. Akşener'in açıklamalarında, muhalefet içindeki ittifak süreçleri ve seçim stratejileri üzerine önemli bilgiler verdi.

Akşener, 2018 seçimleri öncesinde muhalefet partileri arasında kurulan ittifaka ve Cumhurbaşkanı adayının belirlenmesine dair ayrıntıları paylaştı. Kemal Kılıçdaroğlu'nun 2018'de Abdullah Gül'ü Cumhurbaşkanı adayı olarak önerdiğini söyleyen Akşener, o dönem yaşanan süreci anlattı.

Ayrıca 2023 seçimleri için Ekrem İmamoğlu veya Mansur Yavaş'ın adaylığını önerdiğini belirten Akşener, Altılı Masa'daki krizi ve aday belirleme sürecini detaylarıyla aktardı. Akşener, önerdiği isimlerin kabul edilmemesi üzerine Cumhurbaşkanı Yardımcısı olma teklifini kabul ettiğini söyledi.

Meral Akşener, Altılı Masa ve ittifak sürecine dair yaşanan gelişmeleri detaylarıyla aktardı.

Akşener'in açıklamaları şu şekilde:

“GÜL’Ü BANA KILIÇDAROĞLU ÖNERDİ”

Akşener, 2018 seçimleri öncesinde millet ittifakı sürecini hatırlatarak, "Mecburen ve mecburiyetten, saygı çerçevesi içinde Millet İttifakı olarak bir araya geldik, seçime gittik. O arada da bitmeyen bir senfoni şeklinde, Sayın Abdullah Gül’ü Cumhurbaşkanı adayı yapmadığım için eleştirildim. Ben anlamıyorum bazı şeyleri. Sayın Kılıçdaroğlu, Sayın Abdullah Gül’ün adaylığını bana önerdi. Ben de arkadaşlarımın beni aday ettiğini, önceden ilan edildiğini söyledim" dedi.

“HER ŞEYİN SUÇLUSU BEN”

Akşener, hala Abdullah Gül'ü seven bazı gazetecilerin kendisini suçladığını ifade ederek, "Çok enteresan; oradan suçlu ben, Sayın İnce’nin kazanamamasının suçlusu da ben. Yahu her şeyin suçlusu ben…" şeklinde konuştu.

“MEĞERSE İSİM ONAYLAMAKMIŞ”

2023 seçimleri için İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu veya Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'ın adaylığını önerdiğini belirten Akşener, Altılı Masa'da yaşanan krizi şöyle anlattı: "Meşhur 3 Mart akşamında ben, ‘Nasıl bir yöntemle Cumhurbaşkanı adayı seçilecek’ diye gittim, meğerse isim onaylayacakmışız. Ona döndü iş. Herkes ‘Sayın Kılıçdaroğlu’ dedi, en son sıra bana geldi. Ben de vatandaşın nezdinde İmamoğlu ve Yavaş’ın önde olduğunu, her bir siyasi partinin bir anket firması tavsiye etmesini ve bir hafta içinde sonucun alınmasını, ona uymamız gerektiğini söyledim."

“O MASADAN KALK” DENDİ

Ancak bu teklifin kabul edilmediğini belirten Akşener, sözlerine devam etti: "Sayın Kılıçdaroğlu da döndü dedi ki, ‘Sayın Akşener uygun görmediğine göre biz beş kişi imzalayıp çıkalım.’ Ben masa yıkmadım. O seçim kazanılabilsin diye ben zehir içtim zehir. O masa gitti gitti… O gün bunları size anlatsam siz yıkardınız ortalığı. Kendime dedim ki, ‘Sabır Hacı…’ Geldim, arkadaşlarımı topladım, daha sakin anlattım. Oyladık, ‘O masadan kalk’ dendi. İki konuşma hazırladım, ikisini de kendim yazdım. Biri sert, biri daha ortalamaydı. Sert olanı okudum, bir daha dönmeyeceğiz diye. Cumhurbaşkanı adayımızı çıkartacağız, o tartışılıyor aramızda. Aradan iki gün geçti. Ne anam kaldı, ne babam kaldı, ne sülalem kaldı, ne şahsım kaldı. Gördüm ki düşmanımıza benzemiş birileri. Aynı küfürler tekrarlandı.

“YAVAŞ VE İMAMOĞLU ADAY OLAMAYACAKLARINI SÖYLEDİ”

İstanbul ve Ankara belediye başkanları Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş'ı aday gösterme teklifini ilettiğini söyleyen Akşener, "İkisi de aday olamayacaklarını söyledi. Zorlamak da mümkün değil. ‘Kılıçdaroğlu’na kazandırmak için ne yapılmalı?’ üzerine gitti konuşma. 3 tane teklif geldi. Başka birisi olsa teklifin birine atlar ama amaç Türkiye" dedi.

"MEĞER MASADA KİMSENİN HABERİ YOKMUŞ"

Teklif onlardan; ikisinin icracı Cumhurbaşkanı Yardımcısı olma teklifini kabul ettim. Sonra biz Sayın Kılıçdaroğlu ile bir otelde buluştuk, üzerinden geçtik. Gittim 10 bin kişi dışarıda. Önce baktık Sayın Karamollaoğlu’nun haberi yok. Sonra baktık Sayın Babacan’ın haberi yok. Meğer bu iki arkadaşımızın başkan yardımcısı olmasından hiç kimsenin haberi yokmuş. Ve ben o masada kalakaldım. Sonuç itibariyle karar verildi, çıkıldı."